Biyosidal Ürünlerde Etkinlik: Yeni Yönetmeliklere Uyum

Biyosidal Ürünlerde Etkinlik ve Güvenlik Analizleri

Biyosidal ürünler, zararlı mikroorganizmaların kontrol altına alınması için kullanılan kimyasal veya biyolojik maddelerdir. Dezenfektanlardan böcek kovuculara, ahşap koruyuculardan antibakteriyel yüzey kaplamalarına kadar geniş bir kullanım alanına sahiptirler. Ancak biyosidal ürünlerin insan sağlığı, çevre güvenliği ve gıda hijyeni üzerindeki etkileri nedeniyle sıkı yönetmeliklere tabi olmaları gerekmektedir.

Son yıllarda biyosidal ürünlerin etkinliği ve güvenliği ile ilgili yönetmelikler sıkılaştırılmış ve firmaların bu düzenlemelere uyum sağlaması zorunlu hale gelmiştir. Peki, biyosidal ürünlerin etkinliği nasıl analiz edilir, güvenlik testleri nelerdir ve yeni yönetmelikler nelere dikkat edilmesini gerektiriyor?

Biyosidal Ürün Nedir?

Biyosidal ürünler, mikroorganizmaların büyümesini engelleyen, yok eden veya kontrol altına alan maddeler olarak tanımlanır. Biyosidal Ürünler Yönetmeliği, bu tür ürünlerin insan sağlığına zarar vermeden etkin bir şekilde kullanılmasını sağlamak için belirli standartlar getirmektedir.

Biyosidal ürünler dört ana gruba ayrılır:

1. Dezenfektanlar ve Genel Biyosidal Ürünler

   • El ve yüzey dezenfektanları
   • Su arıtma kimyasalları
   • Veteriner hijyen ürünleri

2. Koruyucular

   • Ahşap koruyucular
   • Tekstil, deri ve kağıt koruma maddeleri

3. Pestisitler (Haşere Kontrol Ürünleri)

   • Böcek kovucular
   • Kemirgen kontrol ürünleri

4. Diğer Biyosidal Ürünler

   • Antifouling (biyolojik kirliliği önleyici) maddeler
   • Mumyalama sıvıları

Biyosidal ürünlerin güvenli ve etkin bir şekilde piyasaya sunulabilmesi için etkinlik analizlerinin yapılması ve güvenlik kriterlerine uygun olmaları gerekmektedir.

Biyosidal Ürünlerde Etkinlik Analizi

Biyosidal ürünlerin etkili olup olmadığını belirlemek için biyosidal etkinlik testleri uygulanır. Bu testler, mikroorganizmalara karşı ürünün performansını değerlendirir ve hangi koşullarda etkili olduğunu belirler.

Biyosidal etkinlik analizleri şu standartlar çerçevesinde gerçekleştirilir:

• EN 1276 – Bakterilere karşı etkinlik testi
• EN 1650 – Mantar ve mayalara karşı etkinlik testi
• EN 13697 – Yüzey dezenfektanlarının etkinliği
• EN 14476 – Virüslere karşı etkinlik testi

Bu testler, biyosidal ürünlerin belirlenen mikroorganizmalara karşı yeterli koruma sağlayıp sağlamadığını belirler. Eğer bir ürün bu testlerden geçemezse, yönetmelik gereği piyasaya sürülmesi mümkün değildir.

Biyosidal Ürünlerde Güvenlik Testleri

Biyosidal ürünler insan sağlığı ve çevre açısından risk oluşturabileceğinden, etkinlik analizlerinin yanı sıra kapsamlı güvenlik testleri de uygulanmalıdır. Bu testler, ürünlerin toksikolojik ve ekotoksikolojik etkilerini belirlemek amacıyla gerçekleştirilir.

Başlıca biyosidal güvenlik testleri şunlardır:

1. Akut ve Kronik Toksisite Testleri

   • Ürünün insan sağlığı üzerindeki olası kısa ve uzun vadeli etkilerini belirler.

2. Cilt ve Göz Tahrişi Testleri

   • Ürünün temas halinde deri veya gözde tahriş oluşturup oluşturmadığını değerlendirir.

3. Solunum Yolu Güvenliği Testleri

   • Aerosol formundaki biyosidal ürünlerin solunması durumunda akciğerler üzerindeki etkilerini analiz eder.

4. Çevresel Etki Testleri (Ekotoksikolojik Testler)

   • Ürünün doğaya salınımı sonrasında çevrede ne kadar süre kaldığını ve su, toprak gibi ekosistemlerde oluşturabileceği riskleri inceler.

Biyosidal Ürünlerde Yeni Yönetmelikler ve Mevzuat Güncellemeleri

Biyosidal ürünlerin piyasaya sürülmesi, AB Biyosidal Ürünler Yönetmeliği (BPR - 528/2012) ve Türkiye’de Biyosidal Ürünler Yönetmeliği kapsamında düzenlenmektedir.

Bu yönetmelikler doğrultusunda firmaların şu gerekliliklere uyması gerekir:

• Ruhsatlandırma ve Onay Süreci: Her biyosidal ürünün piyasaya sunulmadan önce Sağlık Bakanlığı tarafından onaylanması gerekmektedir.
• Aktif Madde Değerlendirmesi: Üründe kullanılan aktif bileşenlerin, güvenlik ve etkinlik açısından değerlendirilmesi zorunludur.
• Ürün Etiketleme ve Ambalaj Standartları:
  • Ürün içeriği açıkça belirtilmelidir.
  • Kullanım talimatları ve güvenlik önlemleri eksiksiz olmalıdır.
• Geri Çekilebilirlik ve İzlenebilirlik: Firmalar, ürünlerinin piyasaya sürüldükten sonra olası risklere karşı takip edilmesini sağlayacak bir sistem kurmalıdır.

Yeni yönetmeliklere uyum sağlamayan firmalar, biyosidal ürünlerini piyasada satma yetkisini kaybedebilir ve ağır cezalarla karşı karşıya kalabilirler.

Nanolab Laboratuvarlar Grubu, Biyosidal Analizleri kapsamında hizmet vermeye devam etmektedir. Aynı zamanda Etkinlik Testleri konusunda da hizmet vermekteyiz.

Daha fazla bilgi için bize ulaşın.                             

Hizmetlerimiz ile ilgili güncel haberler ve paylaşımlar için bizi LinkedIn üzerinden takip edebilirsiniz.