BLOG
KATEGORİDEKİ DİĞER YAZILAR
Çevresel kirlilikler, teknolojik işlemler, ambalaj materyalleri gıda üretimlerinde kontaminasyona neden olan ve insan sağlığı için risk oluşturan etmenlerdir.
Doğrudan veya dolaylı yollardan oluşan çevre ve toprak kirliliği, gıda kaynaklarının da kirlenmesine neden olmaktadır. Kodeks Alimentarius Komisyonuna (KAK) göre; gıda kontaminantları, gıdalara istenilerek katılmayan ancak işleme, hazırlama, depolama, ambalajlama ve taşıma gibi işlemlerle ya da çevre kirliliği nedeniyle bulaşan kimyasal maddeler olarak tanımlanır.
Özellikle Alüminyum (Al), Antimon (Sb), Arsenik (As), Bakır (Cu), Baryum (Ba), Berilyum (Be), Bor (B), Civa (Hg), Çinko (Zn), Demir (Fe), Fosfor (P), Galyum (Ga), Gümüş (Ag), Kadmiyum (Cd), Kalay (Sn), Kalsiyum (Ca), Kobalt (Co), Krom (Cr), Kurşun (Pb), Lityum (Li), Magnezyum (Mg), Mangan (Mn), Molibden (Mo), Nikel (Ni), Potasyum (K), Selenyum (Se), Sezyum (Cs), Sodyum (Na), Tellür (Te), Vanadyum (Vn) gibi elementlerin gıda maddeleri ile tüketilmesi insan sağlığı açısından zararlı ve kabul edilemezdir.
Bu nedenle, bulaşan maddeler Türk Gıda Kodeksi Bulaşanlar Yönetmeliğinde limitleriyle birlikte belirtilmişlerdir.